Okul Müdürlerini Uyarıyoruz! Suç İşlemeyin!
Okul Müdürlerini Uyarıyoruz! Suç İşlemeyin!
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in itiraf ettiği üzere mesleğimize hakaret niteliğindeki Öğretmenlik Meslek Kanunu’nu kapalı kapılar ardında onaylayan ve hatta “sınavsız olmasın” diye akıl veren yandaş sendika Eğitim Bir-Sen, kendisini vuran büyük istifa dalgasına okul yöneticilerini suça iterek bent çekmeye çalışmaktadır.,
Son bir ayda binlerce eğitim emekçisi ÖMK yandaşlığı sergileyen sarı sendikalardan istifa etmiştir. İstifa edenlerin büyük bir kısmı ÖMK konusunda ilk günden beri itirazı örgütleyen tek adres olan Eğitim-İş’e katılarak gücümüze güç katmıştır.
Öğretmenlerin mesleği icra etmekten doğan haklarını yeni şartlara bağlayan, onlara ezbere dayalı bir sınav başta olmak üzere birçok yeni angarya yükleyen, onların uzmanlığını bir kalemde yok sayan Saray yapımı meslek kanununu desteklediği için tepkilerin odağına yerleşen Eğitim Bir-Sen, yine bir arkadan dolanma uyanıklığıyla kendine yakışanı yapmıştır.
Bursa başta olmak üzere birçok ilde okul yöneticileri ile EBS yöneticilerinin bir arada olduğu whatsapp gruplarına, yandaş sendikadan talimat gitmiştir.
Bu yazışmalarda, Eğitim-İş’in okullara ÖMK’yı anlatmak için düzenlediği ziyaretlerin “kafa karıştırdığı”, bu ziyaretlerden sonra EBS’den istifa etmek için dilekçe veren bir öğretmen olursa “işlem yapılmaması” ve okul müdürüne bildirilmesinin adeta emredildiği görülmektedir.
Yani bu sarı sendikanın yönetimi, “Ben öğretmenlere hakaret niteliğindeki bu kanuna sırf iktidardan aferin almak için nasıl onay verdim? Bunca yıl benim üyem olan eğitim emekçilerini nasıl kaybettim?” diye düşüneceğine, üyelerin en doğal hakları olan istifa mekanizmasını da kıskaca almaya çalışmaktadır.
• Eğitim-İş olarak okul yöneticilerini uyarıyoruz:
EBS’lilerin haddini aşarak sizlerden yapmanızı istediği şey alenen suçtur. Aynı gün işleme konmak zorunda olan istifa dilekçelerini keyfi olarak bekletmek, eğitim emekçisinin örgütlenme hakkını gözeten yasaları çiğnemektir. Çiğnetmeyiz! Dilekçeleri işleme koymayıp okul müdürü ile EBS’lileri ikna odaları kurmaları için haberdar etmek, bir mobbing mekanizması yaratmaktır; öğretmenin amiri niteliğindeki şahısların öğretmene sendikal kararlarıyla ilgili “neden” diye sorması mümkün ve yasal değildir. Buna izin vermeyiz! Böyle bir rezalet hangi okulda yaşanırsa, Eğitim-İş Genel Merkezi olarak soluğu orada alacağımızı ve gereken tüm hukuki süreci işleteceğimizi ilan ediyoruz.
• Milli Eğitim Bakanlığı’nı uyarıyoruz:
Yüzde 90’ını yandaş sendikanın üyeleri arasından seçtiğiniz okul müdürlerinin bir de bu suçu işlemesine göz yumarsanız, suçun baş faili olacaksınız. Ve böyle bir suç işlendiği taktirde, hem tarihe böyle geçecek hem de er ya da geç hesap vereceksiniz. Mesleki yeterliliğimiz kadar mücadeledeki yeterliliğimizi de merak ediyorsanız hodri meydan!
Fakir Baykurt’un yoldaşları olarak bu konuda da “ders” vereceğimize şüpheniz olmasın!
• Yandaş sendikaları da uyarıyoruz:
O istifa dilekçelerini işleme koydurmamakla, bir futbol takımının hakemi satın alıp kaybettiği maçı uzatmalara götürtmesi aynı şeydir. O futbol takımının bu hileyle maçı kazanması mümkün olsa dahi, bu ihtimal sizin için geçerli değildir çünkü o golleri kendi kalenize siz attınız.
Eğitim emekçisinin haklarını, itibarını, emeğini Saray’dan gelecek bir “aferin”e değiştiğiniz gün, eğitim emekçileri kendi haklarını sizin gibi yandaş yapıların değil, ancak emekten yana kararlı duruşuyla gündem belirleyen Eğitim-İş’in savunabileceğini anladı.
Sizi eriten de, bizi büyüten de bu farkındalıktır. Bu yüzden sizi artık okul yöneticileriniz de kurtaramaz. Zamanın içinden bir kere akan nehrin yönü değişmez. Kendi erimenizi de Eğitim-İş’in büyümesini de durduramayacaksınız! Sizlerin uysalca kafa sallayıp kabul ettiğiniz bu mesleği bitirme kanununu, Başöğretmen’in eğitim neferleri olarak biz, her gün biraz daha büyüyen ailemizle er yada geç tarihe gömeceğiz!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder